Kayıtlar

2023 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
Resim
  Bir Gece Ansızın Gelebilirim Bu kadar yürekten çağırma beni Bir gece ansızın gelebilirim Beni bekliyorsan, uyumamışsan Sevinçten kapında ölebilirim Belki de hayata yeni başlarım İçimde küllenen kor alevlenir Bakarsın hiç gitmem kölen olurum Belki de seversin beni kimbilir Kal dersen, dağlarca severim seni Bir deniz olurum ayaklarında Aşk bu özleyiş bu, hiç belli olmaz Kalbim duruverir dudaklarında. Ya da unuturum kim olduğumu Hatırlamam belki adımı bile Belki de çıldırır, deli olurum Sana kavuşmanın heycanıyle Aşk bu, bilinir mi nereye varır Ne durdurur özlemini, seveni Bakarsın ansızın gelebilirim Bu kadar yürekten çağırma beni.                                             Ümit Yaşar Oğuzcan
Resim
Meydanlara gel meydanlara çünkü Kudüs işgal altında Katillere haykırmaya çünkü Kudüs işgal altında Yağmurlar yağmasın artık topraklara kuşlar uçsun uçmayı Çocukların sus pus olmuş kalbim unutsun konuşmayı çünkü Kudüs işgal altında Hadi vur yine vur yine vur yine vur kalbim intifadan bir dünyada Bir ölür bin diriliriz korkma yıkılma çünkü Kudüs işgal altında **** Selam Ebu Ubeyde selam Allah'ın arslanı Yetimler ordusunun ey kahraman komutanı Hesap soruyor yıldızlara dimdik başı Yıkıyor dağları bombalar altında kalan bebeklerin alacağız intikamını Hadi vur yine vur yine vur yine vur kalbim intifadan bir dünyada Bir ölür bin diriliriz korkma yıkılma çünkü Kudüs işgal altında   (şarkı)                                                                                                     >>>YÜCEL ARZEN<<<
Resim
  Kanla Kirlenmiş Evrak Karanlık sözler yazıyorum hayatım hakkında. Aşklarım, inançlarım işgal altındadır tabutumun üstünde zar atıyorlar cebimdeki adreslerden umut kalmamıştır toprağa sokulduğum zaman çapa vuran adamlar denize yaklaşınca kumlar ve çakıl taşları geçmiş günlerimi aşağılamaktadır. Karanlık sözler yazıyorum hayatım hakkında. Ve rüzgar buruşturuyor polis raporlarını kadınlar fazlasıyla günaha giriyorlar bazı solgun gömleklerin çözük düğmelerinden çelik tirpan gibi silkiniyor çocuklar denizin satırları arasında. Gece arsızca kükrüyor paslı beyninde şehrin küfre yaklaştıkça inancım artıyor. Karanlık sözler yazıyorum hayatim hakkında öyle yoruldum ki yoruldum dünyayı tanımaktan saçlarım çok yoruldu gençlik uykularımda acılar çekebilecek yaşa geldiğim zaman acıyla uğraşacak yerlerimi yok ettim. Ve simdi birçok sayfasını atlayarak bitirdiğim kitabın başından başlayabilirim.                                                                      İsmet Özel
Resim
Beni bir gün unutacaksan bir gün bırakıp gideceksen boşuna yorma derdi. Boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı özellikle yalnızlığa olan alışkanlığımı kaybettirme boşuna. Bana yaşamasını öğretmediler. Daha doğrusu, bana her şeyin öğrenilerek yaşanacağını öğrettiler. Yaşanırken öğrenileceğini öğretmediler. Ben de kolayca razı oldum bana öğretilen bu yanlışlara. İnsan, kendi bulurmuş doğru yolu. Ben bulamazdım. Bana, başkalarına gösterdikleri basmakalıp yolları öğrettiler. Başka türlü bir itinayla tutmalıydılar beni. Daha fazla değil, farklı. Normal bir insan olmaya zorladılar, bana boş yere vakit kaybettirdiler. Olmayınca da, anormal dediler.  Bende kendimi anlamadım. Hayatım boyunca normal bir adam olmaya çalıştım.                                                                                             OĞUZ ATAY                                                                                         TUTUNAMAYANLAR 
Resim
İbret olmaz bize, her gün okuruz ezber de! Yoksa bir mana aranmaz mı bu ayetlerde? Lafzı muhkem yalnız anlaşılan Kur'an'ın; Çünkü kaydında değil hiçbirimizin mananın. Ya açar Nazm-ı Celil'in bakarız, yaprağına; Yahut üfler geçeriz bir ölünün toprağına. İnmemiştir hele Kur'an bunu hakkıyla bilin; Ne mezarlıkta okunmak ne de fal bakmak için.                                                                                                    >>MEHMED AKİF ERSOY<<
Resim
(   Bu şiir Mustafa Ceceli tarafından müzikle buluşturulmuştur.Dinlemenizi tavsiye ederim. )
Resim
                                                                                                                   HAPSEDİLMİŞ BEDENLER   Akli dengesi bozuk olanların kendi kendilerine ve çevrelerini engellemek için,  deli gömleği üretilmişti. Bu gömlek, "deli" olduğu düşünülen kimselere, " akıllılar" tarafından zorla giydirilirdi. Korse  de bedeni kontrol etmek üzere üretilmişti. Güzellik mitine zarar verecek bir sarkma, taşıma, pörsüme kontrol altına alınarak gözlerden gizlenmeliydi. Yaşlılığı doğal bir süreç olmaktan daha çok bir çeşit hastalık olarak düşünen "gençlik dini", korse aracılığıyla yaşlılık "hastalığını" denetim altına almaya çalışıyordu. Beden, korse denilen bu dar hücreye kapatılarak ehlileştirilmeye çalışılıyordu. 1840'lı yılların sonunda, bedeni ince gösterecek dar giysiler iyice yaygınlaşmıştı. Kadınlar korse aracılığıyla bellerini mümkün olduğu kadar ince göstermeye çalışıyorlardı. Bunun ciddi sağlık sorunlarına yol açtığ
Resim
Birinden korkunca ondan nefret edersiniz ama boyunada düşünüp durursunuz onu. Kendi kendinizi aldatırsınız kötü değildir dersiniz. Ama onu görünce, tıpkı nefes darlığına tutulmuş gibi olursunuz, soluk alamazsınız. >>SİNEKLERİN TANRISI<< >>WİLLİAM GOLDİNG<<
Resim
***
Resim
  Denize düşen binlerce pis su damlası denizi bozmaz ama balığı bozar. Balıksız deniz temiz olsa ne olur. O pis su damlaları denize bulaştı bir kere. O pis damlalar içimizde akan zehirli akışkanlar. Onlarla hesaplaşmak hep gecikmeli olacak.                                                                                                                                                                                                                                                                               < <ÖLÜ SERÇE DÖNEMECİ>>                                                                                                  <<AYŞEGÜL GENÇ>>                                                                                     
Resim
  İşkence edilen bir adam düşünün; her yanı yara bere içinde, bedeni acıyla kıvranıyor... bütün bu bedensel acılar, onun ruhsal acı duymasını engeller; yani sonuçta, ölüm gelip her şeye nokta koyana dek yalnızca yaralarından berelerinden acı duyarsın. Oysa, kim bilir, esas acı, insana en acı veren acı yara bereden değil de , az sonra öleceğini bilmekten kaynaklanan acıdır. Az sonra: bir saat,on dakika,yarım dakika sonra,işte şimdi, şu anda, ruh bedenden uçacak ve senin bir insan olarak varlığın sona erecek, et yığınına dönüşeceksin... ve bu kesinlikle böyle olacak; burada en önemli olan bu kesinlikledir.                                                                                                                               <<BUDALA>>                                                                                                                           <<DOSTOYEVSKİ>>
Resim
                                                                         KUDÜS Beğen Antolojim Yorumlar Paylaş Tweetle Ağladım tükeninceye kadar gözyaşlarım Namaz kıldım sönünceye dek kandiller Usanıncaya kadar rüku ettim Muhammed'i sordum sende kaybolan Ey Kudüs , ey nebilerin çıktığı şehir Ey Kudüs, ey şeriatler feneri Ey parmakları yanan güzel çocuk Hüzün var gözlerinde, ey iffet şehri Ey Resulün uğradığı bahçe Kaldırımlarında hüzün var Minarelerinde hüzün var Ey Kudüs, ey karalara bürünen şehir Kim çalacak çanlarını Kıyamet kilisesinin Pazar sabahları Kim taşıyacak çocuklara oyuncakları Yılbaşı gecesinde Ey Kudüs, ey hüzünler şehri Ey gözlerinden kocaman yaşlar akan Kim durduracak düşmanları Üzerine çullanan, ey dinlerin incisi Kim silecek kanları duvarlarından İncil’i kim kurtaracak Kim kurtaracak Kur'an’ı Kim kurtaracak Mesih’i kendisini öldürenlerden İnsanlığı kim kurtaracak Ey Kudüs, ey şehrim Ey Kudüs, ey sevgilim Yarın, yarın çiçek açacak limon Sevinecek yeşil sümbüll
Resim
  İlahi, Hamdini sözüme sertac ettim Zikrini kalbime mirac ettim Kitabını kendime minhac ettim Ben yoktum sen varettin Varlığından haberdar ettin Aşkınla gönlümü bikarar ettin. İnayetine sığındım kapına geldim. Hidayetine sığındım lütfuna geldim Kulluk edemedim affına geldim. Şaşırtma beni doğruyu söylet. Neşeni duyur hakikati öğret. Elmalılı Hamdi Yazır